Hamile Kalamıyorum, Ne Yapmalıyım?
Birkaç aydır bebek sahibi olmak için uğraşıyorum... “Kendini zorlama, hevesini kaçıracaksın” diyor eşim. Mantıklı olan taraf genelde o oluyor! Söylemesi kolay!
Bu neredeyse yaygın diyebileceğimiz bir sorundur: Her 7 çiftten biri hamile kalma konusunda sorun yaşarken, her 10 çiftten biri tıbbi destekli üreme yardımı alıyor. Kısacası bu sorunu tek yaşayan siz değilsiniz. Şansınızı arttırmak için birkaç öneri ve çeşitli çözümlere genel bir bakış atalım isterseniz.
Hamile kalma ihtimalini arttırmak
Hamile kalmanız beklediğinizden biraz daha uzun sürüyorsa bu hiç hamile kalamayacağınız anlamına gelmez! Yapmanız gereken ilk şey rahatlamak: bazen annelik arzusu ya da hiç anne olamama korkusu insanın hevesini kaçırabilir. Sakin ve sabırlı olun.
Hamile kalma ihtimalinizi en üst seviyeye nasıl çıkaracağınızı da öğrenmeniz gerek. Hamile kalmak yalnızca ovülasyon esnasında, başka bir deyişle teoride regl başladıktan sonra 14. günde (aslında 12. ile 16. gün arasında!) gerçekleşebilir. Hamile kalmak için tavsiye edilen en iyi zaman ovülasyondan iki ila üç gün öncesi ve sonraki gündür. Adet döngünüz 28 günlük ve düzenli ise bunu hesaplamak kolay olacaktır!
Vücut sıcaklığınızı ölçmek gibi ovülasyon tarihinizi belirlemenizi sağlayacak teknikler mevcuttur: ovülasyon sonrasında vücut sıcaklığınız onda 1 dereceden biraz fazla artacaktır. Bir grafik oluşturarak (her sabah aynı saatlerde vücut sıcaklığınızı ölçün) adet döngünüzün düzeni hakkında iyi bir fikir sahibi olabilirsiniz (düzenli ise). Eczanelerde satılan ovülasyon testleri daha pratik ve güvenilir olup ovülasyon zamanını 24 ila 48 saat önceden gösterecektir.
İşin aslı ovülasyon her an gerçekleşebilir. Doğanın kanunları bir döngüden diğerine dek büyük ölçüde değişebilir. En iyi ve en kabul gören yöntem çok plan yapmadan düzenli olarak birlikte olmaya devam etmektir!
Doktorumla ne zaman görüşmeliyim?
Yaşınız 35’in altındaysa ve 10 ila 12 aydır bebek sahibi olmaya çalışıyorsanız, doktorunuza danışmanız önerilir. Yaşınız 35’in üstündeyse doktorunuza daha erken, en fazla 6 - 8 aydan sonra, danışın. Tıbbi destekli üremenin başarı oranı kadının yaşı arttıkça düşer. Aşırı kiloluysanız, düzensiz regl oluyorsanız veya başka bir jinekolojik sorununuz varsa, doktorunuz ile bir an önce görüşün.
İlk muayenenizde doktor sorunun ne olduğunu anlayabilmek için her iki partner için de eksiksiz birer sağlık öyküsü çıkaracaktır. Ek tahliller isteyebilir: hormonların dozajı, ultrason muayenesi, kadın için uterografi (uterus ve fallop borularının radyolojik muayenesi) ve erkek için spermiogram gibi.
Yardımcı üreme teknikleri ve yöntemleri
Çocuk sahibi olamamanın sebepleri tespit edildiğinde bir tıbbi destekli üreme tekniği düşünülebilir. İki ana yöntem aşağıdaki gibidir:
- Yapay inseminasyon: döllenmeyi kolaylaştırmak için spermin kadının genital kanalına yerleştirilmesidir.
- Laboratuvarda dölleme: yumurta sperm ile bir laboratuvarda döllenir ve elde edilen embriyolar kadının uterusuna transfer edilir. Ünlü “tüp bebekler” işte bunlardır. İlk tüp bebeğin doğumundan bu yana otuz yıldan daha uzun bir süre geçti ve laboratuvarda dölleme konusunda çok ilerleme sağlandı. Bu ilerleme gittikçe daha çok çiftin anne baba olmasını mümkün kılıyor.
Tıbbi destekli üreme tekniklerinin başarı oranı cesaretlendirse de bu tedaviler fiziksel ve psikolojik olarak yorucudur. Çiftler için gerçek birer zorluk teşkil ederler ve bu zorluklara birlik içinde göğüs gerilmelidir. Yine de çabalarınıza değecektir. Bebeğinizin onu en az bekleyeceğiniz zamanda gelebileceğini de unutmayın!
İlgili Makaleler